Türkçe'ye vefa borcu

Dil, iletişimde önemli bir araç. Ama eğer iletişim sağlanan dil ile duygusal bir bağ kurulursa artık araç olmanın ötesine geçen bir şey hâline geliyor. Âdeta 'gönül bağı' oluyor. Türkçe böyle bir dil. Güzel Türkçemizi diğer dillerden ayıran en önemli özelliği belki de gönülleri birbirine bağlaması. 'Birleşen Gönüller'in iletişim dili olması...

Gönülleri birleştiren güzel Türkçemiz, bu yıl 12.si düzenlenen Türkçe Olimpiyatları'nın mayasını oluşturuyor. Hatta... 11.sinden itibaren Kültür Festivali ile birlikte 'Uluslararası Dil ve Kültür Festivali' çatısı altında buluşan Türkçe Olimpiyatları'nın özünü gönül dili Türkçe oluşturuyor...

Dünyanın 160 ülkesine yayılan eğitim sevdalılarını da, onların öğrencilerini de bir araya getiren de yine Türkçemiz... Bu yıl 145 ülkenin katıldığı Uluslararası Dil ve Kültür Festivali kapsamındaki etkinlikler, elbette sadece Türkçe yarışmalarından ibaret değil. Her geçen yıl yeni kategoriler eklenerek büyüyen bu muhteşem organizasyonun ana etkinlikleri artık dünyanın belli başlı merkezlerinde gerçekleştiriliyor.

Dünya barışına katkı sağlamak istiyorsak bizlere düşen ise 'renk körü' olup adını ilk kez duyduğu ülkelerde Türkçe öğretmeye giden fedakâr öğretmenlere yardımcı olmak. Onların yetiştirdiği öğrencilerin bir araya gelerek Türkçe Olimpiyatları'nda oluşturduğu güzellikleri herkesle paylaşmak. 'Dünyanın Renkleri' sloganıyla buluşan gençlerin söylediği 'Yeni Bir Dünya' şarkısındaki mesajı herkese anlatmak.

Uluslararası hüviyete bürünen organizasyon, diğer dillerdeki yarışmaların da ilgi odağı hâline geliyor. Bu yılki açılış töreni Afrika Birliği'nin başkenti Addis Ababa'da (aynı zamanda Etiyopya'nın başkenti) gerçekleştirilen festivalin final yarışmaları ise Avrupa'nın önemli şehirlerinde icra ediliyor. Gelecek yıldan itibaren bu etkinliklerin çok daha dikkat çekici şehir ve merkezlerde misafir edileceğini tahmin etmek zor değil. Gönülleri birleştiren Türkçenin mayaladığı bu sevgi şemsiyesinin giderek büyümesi, hepimizin en büyük arzusu...

'Gönül ne kahve ister ne kahvehane, gönül muhabbet ister kahve bahane' demiş atalarımız... Güzel Türkçemiz sadece bizler için değil, dünyanın 160 ülkesinde bu dili öğrenen gençler için de gerçek bir 'gönül bağı'. Barışın dünyaya yayılabilmesi de bu gençlerin elinde... Bu gençlerin, gönül bağımız Türkçeyi vesile ya da bahane ederek barışı dünyaya yayması karşısında bize düşen ise onların yolunu açmak ve gerçekleşen güzellikleri bütün insanlıkla paylaşmak...

Paylaşmak...

Çünkü paylaşılan şey asla azalmıyor. Aksine çoğalıyor, büyüyor...

Barış ve sevgi, paylaşıldıkça büyüyen ve dünya barışının tesis edilmesini kolaylaştıran iki temel değer.

Dünya barışına katkı sağlamak istiyorsak bizlere düşen ise 'renk körü' olup adını ilk kez duyduğu ülkelerde Türkçe öğretmeye giden fedakâr öğretmenlere yardımcı olmak...

Onların yetiştirdiği öğrencilerin bir araya gelerek Türkçe Olimpiyatları'nda oluşturduğu güzellikleri herkesle paylaşmak.

'Dünyanın Renkleri' sloganıyla buluşan gençlerin söylediği 'Yeni Bir Dünya' şarkısındaki mesajı herkese anlatmak...

145 ülkeden çocukların hep birlikte söylediği 'Namın Duyulsun' şarkısına hep birlikte eşlik etmek...

Türkçeye bir vefa borcumuz varsa...

Bunu ödemek için üzerimize düşen, çok zor bir şey değil...

Türkçe Olimpiyatları'ndaki güzellikleri sosyal medya üzerinden herkese anlatmak...

Kaynak: http://aksiyon.com.tr/aksiyon/yazar-38800-turkceye-vefa-borcu.html

Pin It
  • tarihinde hazırlandı.
Telif Hakkı © 2024 Fethullah Gülen Web Sitesi. Blue Dome Press. Bu sitedeki materyallerin her hakkı mahfuzdur.
fgulen.com, Fethullah Gülen Hocaefendi'nin resmî sitesidir.